Yapay Zeka Destekli Radarların Kullanımına Alınması Konusundaki Hukuki Değerlendirme ve Tavsiyelerimiz Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na sunuldu.


Yapay Zeka Destekli Radarların Kullanıma Alınması Noktasında Mevzuatın Yeterli Olup Olmadığına İlişkin Baro Konseyi Raporu :

 

  1. Yeni kurulan sistemin emniyet kemeri takmama, sürüş esnasında cep telefonu kullanımı, sigara içme gibi kural ihlallerini tespit edeceği yani davranışlara ilişkin izleme ve kayıt yapacağı ifade edilmektedir. 

 

  1. Bir önceki teknoloji olan ve halen kullanımda bulunan sabit hız radarlarının uygulamaya konduğu döneme baktığımızda, o dönemde Yol ve Trafik Suçlarının Davasız Halli ve Ceza Puanı (Değişiklik) Yasası’na 66/2007 sayılı Yasa ile bir değişiklik yapıldığını ve aşağıdaki tefsir maddesinin eklendiğini görmekteyiz:

 

“Sabit Görüntülü Radar Sistemi, motorlu araçların hız limitlerini tesbit etmek amacıyla kendi muhafazası içinde yol kenarlarına sabitlenmek veya aynı sisteme bağlı olarak Polis araçlarına monte edilmek suretiyle yerleştirilmiş olan dijital cihazları anlatır.”

 

  1. İlaveten ilgili dönemde İçişleri Bakanlığı altında bulunan Trafik Hizmetleri Komisyonu’nun da bahse konu sabit radar sistemlerinin kurulmasıyla ilgili bir karar aldığı görülmektedir.

 

  1. 2007 yılında yapılan yasa tadilatında tanımlanan radarların sadece “hız limitlerini tespit etmek amacına” matuf olduğu açıklıkla görülebilmektedir.

 

  1. Yukarıda ifade edilen yasal adımlar sonrası kurulan sabit görüntülü radar sisteminin Polis teşkilatınca kullanılmasının yasal dayanağının bulunup bulunmadığı ve/veya bu dayanağın yeterli olup olmadığı Yargıtay / Ceza D. 6/2015 sayılı Yüksek Mahkeme kararında tartışılmış ve Yüksek Mahkeme oy çokluğu ile bahse konu radarların kullanımının yasal olduğu sonucuna varmıştır. Azınlık kararı ise, yukarıda ifade ettiğim mevzuat değişikliğinin radarların kullanılmasına yetki vermek için yeterli olmadığını ve dolayısıyla bu radarların kullanımın hukuka aykırı olduğunu ifade etmiştir.

 

  1. Güncel tartışma konusu olan yapay zeka destekli radar sistemi, hız ve/veya süratten başka suçları da tespit etme amacıyla kullanılacağı ifade edilmektedir. Buna karşın şu ana kadar bu sistemlere ilişkin, yukarıda belirtilen şekilde bir yasal tanımlama ve/veya mevzuatta tadilata gidilmediği görülmektedir.

 

  1. Kişilerin davranışlarının izlenmesi ve kaydı kişisel veri kapsamında olacağından konuya 89/2007 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Yasası açısından bakıldığında ilgili Yasa’nın “Yasal İşleme” yan başlıklı 6. Maddesi önem arz edecektir:  

 

“Kişisel veriler, bilgiye konu kişinin şüpheye sebebiyet vermeyecek şekilde onay vermesi halinde işlenebilir.

 

Ancak, kişisel veriler, aşağıdaki durumlarda bilgiye konu kişinin onayı olmadan da işlenebilir:

 

İşlemenin, kontrolörün tabi olduğu yasal yükümlülüğü yerine getirmek için gerekli olması

 

İşlemenin, bilgiye konu kişinin taraf olduğu bir sözleşmenin yerine getirilmesi için gerekli olması veyabilgiye konu kişinin talebi üzerine, sözleşmeye taraf olmadan önce önlem alınması amacıyla yapılması

 

İşlemenin, bilgiye konu kişinin hayati çıkarlarının korunması için gerekli olması,

İşlemenin, kamu çıkarı adına bir görevin yerine getirilmesi veya kontrolöre veya verinin iletildiği üçüncü bir tarafa verilmiş olan kamu yetkisinin ifası için gerekli olması,

 

İşlemenin, bilgiye konu kişinin hakları, çıkarları ve temel özgürlüklerinin üstün geldiği durumlar hariç, kontrolör veya verinin iletildiği üçüncü tarafça izlenen yasal çıkarlar amacıyla gerekli olması.”

 

  1. 89/2007 sayılı Yasa ve özellikle yukarıda alıntılanan 6. maddesi incelendiğinde özellikle kamu çıkarı ve yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi amaçları bakımından bu yeni sistem tarafından kişisel verinin işlenmesinin yasallığının mevcut olduğu varsayılabilir. Ancak bu noktada da işlenen kişisel verilerin ne şekilde, nasıl, nereye kaydedileceği, ne kadar süreyle muhafaza edileceği, ne zaman ve ne şekilde imha edileceği, hangi amaçlarla ve hangi mevzuata uygun kullanılabileceği, bu verilere erişime kimlerin yetkili olduğu konularında düzenleme bulunmadığı cihetle, kişisel verilerin korunmasına ilişkin kişi hakları açısından zaafiyet ve boşluk oluşacağı ve kötüye kullanılabileceği endişesi hasıl olmaktadır.

 

  1. Çok benzer hususların tartışıldığı Kent Güvenlik Sistemleri (Mobese) kurulmadan önce Meclis’ten geçirilmiş bulunan 31/2018 sayılı Kent Güvenlik Sistemleri Yasası ve özellikle aşağıdaki maddeleri dikkate alındığında, yapay zeka destekli radarların böyle bir düzenleme olmaksızın devreye alınmasının sakıncaları daha iyi anlaşılacaktır:

 

 

 

Bilişim Verilerinin Gizliliği

89/2007

12.Bu Yasa uyarınca tutulan kayıtlar ve elde edilen bilişim verileri, kişisel verilerin gizliliği esas alınarak, Kişisel Verilerin Korunması Yasasının 12’nci ve 19’uncu maddeleri kuralları uyarınca korunur ve güvenli şekilde saklanır.

 

 

Bilişim Verilerinin Muhafazası, İzlemenin

13.

 

(1)

Bilişim verilerinin saklanması, korunması, izlenmesi,  kullanılması ve imha edilmesi, bu Yasanın 11’inci maddesi uyarınca kurulan Kent Güvenlik Yönetim Sistemi ŞubeAmirliği tarafından yapılır.

Yapılacağı Yer ve Verilerin İmhası

 

 

(2)

Kent Güvenlik Yönetim Sistemi ŞubeAmirliğinde görevli personel haricinde hiç kimse bilişim verilerini izleyemez ve bilişim verilerine erişemez.

Ancak soruşturma memurlarının bilişim verilerine erişimi, soruşturma memurunun yazılı ve gerekçeli talebi üzerineŞube Amirinin yazlı onayı ile sağlanır.

 

 

(3)

Polis Genel Müdürlüğü ve Kent Güvenlik Yönetim Sistemi ŞubeAmirliği, bu Yasa uyarınca elde edilen bilişim verilerini korumak ve muhafaza etmek için hem teknolojik hem de fiziksel güvenlikle ilgili her türlü tedbiri almakla yükümlüdür.

 

 

(4)

Suçla ilgili kayıtlar dışındakicanlı görüntü verileri en fazla üç ay süreyle muhafaza edilir.Canlı görüntü verilerinin otomatik sistemler tarafından kronolojik sıra esasına göre kendiliğinden eski veriler üzerine yeni kayıtlar yapılarak silinmesi sağlanır.

 

 

 

 

                                                                                                                        

Bilişim Verilerinin Kullanım Amacı,

Şekli

14.

(1)

Bilişim verileri, Anayasa’nın 19’uncu maddesinin (1)’inci fıkrasında, düzenlenen özel hayatın gizliliği ilkesine, Kişisel Verilerin Korunması Yasası ile Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasasında belirtilen kurallara aykırı olarak kaydedilemez, kullanılamaz ve muhafaza edilemez.

ve Diğer

Ülkelere Transferi

89/2007  

32/2014

 

(2)

Bu Yasa uyarınca kaydedilen, muhafaza edilen veya izlenen bilişim verileri, bu Yasanın13’üncü maddesinin (2)’nci fıkrasının “Ancak” koşul bendi kuralları haricinde,mahkeme kararı olmadıkça hiçbir şekilde hiç kimseye verilemez ve verilmesi talep edilemez.

 

 

(3)

Bilişim verileri,Kent Güvenlik Yönetim Sistemi Şube Amirliğinde görevlipersonel tarafından,

 

 

 

 

(A)

Kamuya açık alanlarda güvenliğin sağlanması ve korunması,

 

 

 

(B)

Trafik akışının ve düzeninin sağlanması,

 

 

 

 

(C)

Soruşturmada kullanabilmesi ve

 

 

 

(Ç)

Doğrudan suça ilişkin konularda, suçların takip edilmesi ve delillerin tespit edilerek faillerin yakalanması

 

 

 

 

amacıyla gizlilik ilkesi çerçevesinde kullanılabilir.

 

 

 

(4)

 

Bu Yasa kapsamındaki bilişim verilerinin diğer ülkeler tarafından talep edilmesi halinde, ülkeler arasında akdedilmiş anlaşmalar gözönüne alınarak,  Kişisel Verilerin Korunması Yasasının 11’inci maddesinde belirtilen diğer ülkelere veri transferine ilişkin kurallar uygulanır.

 

  1. Netice ve Kanaat:  

 

  • Yol ve Trafik Suçlarının Davasız Halli ve Ceza Puanı Yasası’nda ilgili sistemlerin yasal olarak tanımlanıp, Kent Güvenlik Sistemleri Yasası’nda yer alan yukarıdaki koruyucu hükümlerin getirilmeden mezkur sistemlerin kullanıma alınmaması gerektiği değerlendirilmektedir.

 

  • Ayrıca bir Avrupa Birliği Enstrümanı olan GDPR’nin (General Data Protection Regulation) ilgili hükümleri incelendiğinde; kişilerin yalnızca otomatik işleme sonucunda hukuki etkiler doğuran kararlara tabi tutulamayacağı, daha açık bir ifadeyle bir algoritma sonucu kişilerin suç işlediği sonucuna varılarak ceza kesilemeyeceği görülmektedir. Buna göre otomatik işleme sonucu yapılan tespitin bir insan tarafından kontrol ve teyit edilmesi; işlemeye konu kişiye itiraz hakkı tanınması ve kararın gerekçesini öğrenme hakkı tanınması gerekmektedir.

 

İlgili yasal düzenlemeler yapılırken kişilerin hukuki güvenliği ve mahkemeleri gereksiz davalarla daha da fazla yoğunlaştırmamak adına GDPR hükümlerine benzer bir uygulamanın sağlanmasının faydalı olacağını değerlendirmekteyiz.

 

13/08/2025                                                                                                                                          Kıbrıs Türk Barolar Birliği